Bütçe açığı 10 değil 14 milyar
Türkiye bütçesi, yılsonunda 35 milyar açık verecek. 21.1 milyar lira olması öngörülen 2012 yılı bütçe açığının, 14 milyarlık sapmayla 35 milyara çıkacağı öngörülüyor.
Başbakan Yardımcısı Ali Babacan’ın dün İngiltere’de “Bütçe açağının GSYH’ye oranının hedefi 1 puan aşacağını’ açıklaması, 10 milyarlık önlemin yeterli olmayacağı yorumlarına neden oldu.
2012 yılı bütçe açığı GSYH’nin 1.5 oranında yani 21.5 milyar olarak öngörülmüştü. Babacan’ın söylediği gibi 1 puanlık sapma gerçekleşirse, açık oranı yüzde 2.5’e çıkacak. Dolayısıyla açık miktarı da 14 milyar artarak yılsonunda 35 milyar liraya yükselecek.
ÖNCELİK “GİDERLERDE”
Bütçe açığının 14 milyar liraya ulaşacak olması, ekonomi bürokrasisini önlem arayışına iterken, bürokratların gündeminde öncelik ‘giderlere’ çevrildi. Personel giderlerindeki yaklaşık yüzde 19’luk artış karşısında çaresiz kalan bürokratlar, sosyal güvenlik giderlerini mercek altına aldı.
Yılın 8 ayında emeklilik ve sosyal yardım giderleri yüzde 25 oranında artarken; sosyal güvenlik kurumuna yapılan ödemeler, bir önceki yılın aynı dönemine göre 9 milyar artış gösterdi. Bu artış karşısında SGK, Maliye, Hazine, Kalkınma Bakanlığı bürokratları tedavi giderleri başta olmak üzere bir dizi formül üzerinde durmaya başladı.
ZAM SON ÇARE
Ekonomideki yavaşlamaya paralel olarak vergi gelirlerindeki artış oranı enflasyonun altında kaldı. Öyle ki Ağustos ayında KDV gelirlerinde bir önceki aya göre yüzde 44.5 azalma ortaya çıktı. Tüm bu gelişmeler üzerine bürokrasi çareyi yine alkollü içecekler ile sigara ve otomotiv vergilerini artırmakta arıyor.
Başbakan Erdoğan’ın da ‘dar gelirliyi rahatsız etmeyen, orta ve üst gelir grubuna yönelik önlemler üzerinde durduklarını’ açıklaması da ekonomi bürokrasisini rahatlatmış görünüyor. İçki ve sigaraya ‘enflasyon oranında otomatik artış’ uygulaması 1 Ocak 2013 itibariyle başlayacak. Ancak bürokrasinin enflasyon artışıyla yetinmeyip ‘daha yüksek gelir için’ sabit verginin de artırılması önerisi masada bulunuyor.
DOĞALGAZ VE ELEKTRİK SIRADA
Bütçenin önemli giderlerinden birini de enerji KİT’lerinin açıkları oluşturuyor. BOTAŞ’ın ithal ettiği doğalgazı, maliyetinin altında satması zarar etmesine neden oluyor. 2011 yılında 1.3 milyar zarar eden BOTAŞ, uzun bir aradan sonra 1 Nisan’dan geçerli olmak üzere doğalgaza yaklaşık yüzde 19 zam yapılmıştı. Türkiye’de elektriğin yarısı doğalgazdan üretildiği için gazla birlikte elektrik satış fiyatlarına da yüzde 9’luk zam gelmişti. Bürokratlar, BOTAŞ’ın zararının devam etmesi nedeniyle yakın zamanda hem gaz hem de elektrik fiyatlarının yeniden artması gerektiğine dikkat çekiyorlar.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder